6 Temmuz 2013 Cumartesi

Aranıyor :)


Aylar önce telefonum arıza verdi ve servise gitti. Bütün rehberim telefon hafızasında kayıtlıymış meğer... Uçtu gitti bütün numaralar. Yavaş yavaş yeni rehberim oluşuyor fakat üniversiteden can arkadaşlarım SERPİL G..... ve  EMEL K..... daha yeni bulmuştum sizi yıllardan sonra.... Facebook da kullanmıyorsunuz. Tek tesellim bloğumdan haberdar oluşunuz.

Canım Serpil'im 4 senemin sarı kuşu :) Bana ulaş, vefasızlığımdan değil, numaran kayıp o yüzden arayamıyoruum :((

Canım Emel'im temiz yüreklim, ince düşüncelim :) Ne olur bana ulaaş. Özledim, bebeğini merak ediyorum ama lütfeen :)

Umarım işe yarar ;) Hadi bakalım...

22 Haziran 2013 Cumartesi

Soya soslu - fesleğenli - domates salçalı noodle

Kızım tatile gitmek istiyormuş. Benim yüzümden gidemiyormuş. Ben çalışıyormuşum çünkü. annelerin de okulları tatil olsaymış keşke. Hem ben okuldaki işimden vazgeçip ev hanımı olabilir miymişim? Hem o zaman ona tam 3 kardeş doğurabilirmişim. Kalabalık olsunmuş ev. :D


......ve daha neler neler.... E ben de tatili eve getirdim. Ne yapayım! Şişme havuz aldım bir tane. Doldurdum attım balkona. Oyuncakları, havlusu, bikinisi, terliği! Balkonun kapısının önünde bir paspas derken ev bildiğin yazlığa döndü! Sabah giriyor suya, öğleden sonraya kadar gire çıka bıktırıyor beni. Şimdi yeni bir tecrübemiz de oldu. Ben deniz suyu yoruyor insanı sanıyordum. Musluk suyu da yoruyormuş :D  Şu an uyuyakaldı aynı tatildeki gibi. gündüz uykusunu 2 yaşında terkettiğinden garip geliyor bana bu halleri :D

Ben de tatil havasına girdim bu atmosferde. Öyle pratik bir yemek yapayım dedim. Tatilde genelde karpuz, kavun, kızartma, makarna geçiştirilir ya. Ben de öyle yapayım dedim. Kilerdeki noodle geldi elime!.

 Noddle bana soracak olursan bildiğin makarna :D Yabancı mutfak kültürüm hiç yoktur. Markette görüp merak ederek aldığım noodle durdukça gözüme batıyordu. Haşladım. 5-6 dakika. Daha sonra yarım yemek kaşığı tereyağ ve biraz zeytinyağı ısıttım tencerede, ev yapımı domates salçası ve 1-2 kaşık kadar soya sosu ekledim. Attım nodılları :) Harmanladım. Tabağa alınca da üstüne bööyle fesleğen. Oh işte ne güzel oldu. Lezzeti yerinde. Daha ne olsun ki. Şükrünüz bol olsun.

Kepekli unla damla çikolatalı kek

 Çokça uzaklaştım bu blog işlerinden. Hatta bu arada değişik tarifler de denemedim pek. Hele hamurişlerine hiç elimi sürmedim desem yeridir. 2 gün önce kızıma erken bir doğumgünü planladık. Ağustos doğumlu olunca ve aklı da iyice ermeye başlayıp bilmiş bilmiş konuşup ikna etti beni. İyi de oldu. Arkadaşlarıyla kutladı ilk defa doğum gününü. Yüzündeki mutluluk görmeye değerdi. O güne özel güzel bir menü de hazırladım aslında ama, dedim ya iyice soğudum bu aralar. Fotoğraf çekmek bile içimden gelmedi. Yakın çekim fotoğraf olmadığından tavuklu salatamı, damla çikolatalı çiçek kurabiyemi ve ıspanak boranimi paylaşamıyorum. Belki de uzak fotoğraflarla paylaşırım ya da tekrar yapar paylaşırım kimbilir? ;)

Bu kekin kepekli unla yapılmasının tek sebebi evde beyaz un kalmadığındandır. Ama bana soracak olursanız bundan sonra bu keki sadece kepekli unla yaparım. Öyle hafif, leziz bir kek oldu. En altta gördüğünüz fotoğraf, İpek Hanım'ın ikinci diliminden ''artık yiyemeyeceğim fotoğrafını çek bari'' dediği dilim. :) Geçelim tarife...


Malzemeler:
3 yumurta
1 buçuk su bardağı toz şeker
1 su bardağından 2 parmak eksik zeytinyağı
Yarım su bardağı ılık su + 3 yemek kaşığı yoğurt + süt  (toplamı 1su bardağı olacak)
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
3 su bardağı kepekli un (tepeleme olmayacak)
Kekin kıvamı çok katı olmayacak
Damla çikolata (üzeri için)

Yapılışı:
Yumurta ve şekeri beyaz bir köpük gibi olana dek çırpın. Yağını ve süt + yoğurt + ılık su karışımını ekleyin karıştırın. Vanilin ve kabartma tozu eklediğiniz unu ekleyin karıştırın. Yağlayıp unladığınız kalıba dökün. Üzerine damla çikolataları serpin. Fırını ısıtmadan fırına verin. Kabarana kadar 180 derecede pişecek, kabarınca ısıyı biraz düşürün. Kürdan testini geçince pişmiş demektir. Kalıpta 10 dakika dinlendikten sonra servis tabağına ters çevirebilirsiniz. Afiyet bal şeker olsun. Şükrünüz bol olsun.

27 Mayıs 2013 Pazartesi

İstiridye mantarı sote



Epey ara verdim, gene de veresim var. Sıkıldım biraz. Bu tarif de gene bir önceki mantardan. Çok lezzetli bir tarif.

Malzemeler:
3 yemek kaşığı zeytinyağı
200 gr istiridye mantarı
2 diş sarımsak
Karabiber- tuz
Kekik
1 yemek kaşığı limon suyu
1 buçuk yemek kaşığı elmak sirkesi

Yapılışı:
Mantarlar yıkanır. Havlu kağıt üzerinde iyice kurutulur. Çok büyükleri koparılmak suretiyle hafif küçültülür. Bir tavada zeytinyağı ısıtılır. Mantarlar hiç biri üst üste gelmeyecek şekilde dizilir. Sürekli alt üst çevirilir. Her iki tarafı kızarır gibi olunca tereyağ eklenir. Çevirilmeye devam edilir. Çok fazla pişmişinden hoşlanmadığımdan ben fotoğraftaki gibi olunca ince kıydığım sarımsağını, karabiber ve tuzunu ekledim. Daha sonra kekik ve limon suyu eklenir. en son da sirke eklenir. İyice suyunu çekince altı kapatılır. İçi sulu hoş lezzetli bir sote oluyor. Tarifi burdan aldım. Bazı değişiklikler yaptım. Sonuç çok güzeldi.

16 Nisan 2013 Salı

Mantar kokoreç


 Sağlıklı mutfak yazarı, sevgili arkadaşım Hilal'in orjinal tarifidir. İstiridye mantarını bilen bilir. Şimdilerde marketlerde çokça rastladığımız bu mantarın diğer adı da Kavak mantarıdır. Lezzeti muazzamdır, iddialı bir mantarsever olarak tavsiye ederim. Ben daha çok tereyağında öyle bir çevirir, tadına varırdım, bu sefer Hilal'in tarifi ile yaptım. Çok sevdim. Deneyin, yanına da bir pilav yapın. Ya da durun çok hoş bir makarna sosu da olur bu yemekle, değil mi?

Malzemeler:
200 gr istiridye mantarı
2 adet sivri biber
2 adet salçalık biber
2 adet domates
2 diş sarımsak
Zeytinyağ
Karabiber
Kekik
Tuz

Yapılışı:
Mantarlar bir sudan geçirilir. Küçük küpler halinde doğranır. Yeşil ve kırmızı biberler, sarımsak minik doğranır, zeytinyağında tuzu da eklenerek sotelenir. Mantarlar eklenir. Biraz karıştırılır, minik doğranmış domatesler eklenir. (eğer domatesiniz çok suluysa ortasını çıkarın ki yemeği sulandırmasın.) Karabiber ve kekik eklenir. Susuz bir yemek olacak, suyunu iyice çekince altı kapatılır.

İstiridye mantarı çok çabuk pişiyor, Bu yemeğin ortalama hazırlama ve pişme süresi 15-20 dakikayı geçmiyor. İşten döndüğünüzde hemen hazırlayıp sofraya koyabileceğiniz bir yemek. Afiyet olsun, Allah'a emanet olun...



15 Nisan 2013 Pazartesi

Portakal reçeli


Fotoğraf çekmeye üşendiğimden bekleyen bir tarif bu. Aslında üşenmek değil de isteksizlik benimkisi. Hiç bir şey yapasım yok. Öyle kırık kırgınım..
Sebeplerim de var. İnsanların çoğuna güvenimi kaybediyorum yavaş yavaş...
Bir de üstüne şu haberlerde çıkan kanser hastası kardeşimin Cuma namazı çıkışı cami kapısında bakanla arasında geçenler eklendi. Çok canım yanıyor, ses tonu, bakışı, sözleri gözümün önünden gitmiyor. Bunu buraya yazmak istiyorum, çünkü unutmak istemiyorum.
Tek başınayız bu dünyada.. Sınavın ağırlaştı mı, bu durum, daha da belirginleşiveriyor. Bakanın ''Ben başka napayım, al şu parayı'' lafı en çok içimi ezen... Evet ne yapsın... Aslında, o para da ne yapsın... Sesini duyuramayan niceleri ne yapsın peki.... Öylece sessizce son nefeslerini verenler.. Bu Dünya'nın ötesi de var...

Fotoğraf gece çekimi olduğundan böyle. İdare ediverin napalım :/
Miss gibi portakal kokan bir reçel bu. Aynı tarifle kabuğunu soymadan da yaptım, ben daha çok sevdim çünkü o buram buraam portakal kabuğu kokuyor. E tabi biraz acılığı var, ama beni rahatsız etmiyor, hatta seviyorum. Rahatsız olanlar için de bu reçeli yaptım. Kabuğunu rendeleyin diyor Cahide Sultan. Fakat ben rendelemeye sabredemedim onca portakalı. İncecik soyuverdim kabuğunu.

Malzemeler:
8 adet portakal
8 su bardağı şeker
8 su bardağı su
Bir çimdik tuz
Yarım limonun suyu

Yapılışı:
Öncelikle iyice yıkanan portakalların kabuğu incecik soyulur. (Sadece turuncu kısımları soyulacak. beyaz kısımları kalacak.)
Üstünü geçecek kadar su doldurulan tencere kaynadıktan sonra 5 dakika kaynatılır, suyu dökülür. Portakallar soğumaya bırakılır. (Sıcak sıcak doğrarken eli çok fazla yakıyor, o sebeple :) )

Derince bir tencereye şeker ve su koyulur. Tuz ve limon suyu eklenir. Koyu bir şerbet olana kadar kaynatılır. Ardından portakallar dilimlenir. Şerbete eklenir. Hafifçe şerbetin içine bastırılarak kaynamaya bırakılır. Arada üzerinde biriken köpüğü toplanır. Üzeri göz göz olana kadar kaynatılır. ( Yayvan bir tabağa şerbetinden alıp soğutup kıvamını kontrol edebilirsiniz.) Bu tarifle 2 kavanozdan bir kase fazla reçel çıkıyor. Daha ne olsun, şükrünüz bol olsun...


14 Nisan 2013 Pazar

Anne kurabiyesi

                                    Köpüklü bir Pazar kahvesi ikram edeyim önden...

   --------------------------------------------------------------------------------------------------------
Şimdi gelelim kurabiye tarifimize. Hani eskiden annelerimiz her zamanki kek tariflerini daha koyu halde böyle kurabiyeler yapardı. Durdukça daha da güzelleşir, lezzeti katmerlenirdi. İşte bu lezzet, o lezzet! Fırınlarda ''Asker kurabiyesi'' adıyla da görebilirsiniz. Asıl lezzeti veren içindeki karbonat kokusudur bu kurabiyelerin. Ben kabartma tozu kullandım ama karbonat kokusunu arıyor insan bu kurabiyelerde.

Malzemeler:
2 yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 dolu dolu yemek kaşığı tereyağ
1 çay bardağı zeytinyağı
2 yemek kaşığı yoğurt
1 portakal kabuğu rendesi
1 paket kabartma tozu ya da 1 tatlı kaşığı karbonat
1 paket vanilin
3-4 su bardağı un (yarısını kepekli un kullandım çok yakıştı.)

Üzeri için:
1 yumurta sarısı
1 yemek kaşığı toz şeker



Yapılışı:

Un, kabartma tozu ve vanilin hariç tüm malzemeler karıştırılır. İyice özleşince unu (kabartma tozunu ve vanilini ilk bardak una karıştırıp öyle ekleyin) eklenerek yoğurulur. Un için tam ölçü veremiyorum. Un markasına göre farklı yoğunluklarda olabiliyor çünkü. Kulak memesi kıvamına geldiğinde yeterli unu eklemişiz demektir. Yoğurdukça eklemeli unu. Kepekli unla çok hoş bir rengi oldu bence.

Kulak memesi kıvamına geldiğinde mandalina büyüklüğünde parçalar koparılır. Yağlanmış tepsiye dizilir. Üzerine yumurta sarısı ve toz şeker eklenerek. 175 derecede ısıtılmış fırında altı üstü kızarana kadar pişirilir. Allah'a emanet olun. Dualarınızdan beni eksik etmeyin...

9 Nisan 2013 Salı

Etli pırasa dolması

     Soğanı ve soğangilleri ne çok severim. Pırasa da çokca kullandığım bir sebzedir. Mevsimi geçti artık, sezonun son pırasasının dış kabukları böyle bir yemek oldu. Bu dolmayı gene Cahide'nin sitesinde gördüm. Daha önce  de yapmıştım pırasa dolması, fakat onlar zeytinyağlıydı ve muska şeklinde sarılmıştı. Bu tarif ona göre çok pratik. Sadece pırasaların katlarını kolay ayırmak için bir gece önceden dolaptan dışarı çıkarmak gerekiyor. Önceden pırasaları haşlamak da yok, çiğ olduğu için epey diri oluyor. Dolayısıyla doldurmak da bir o kadar kolay.


Malzemeler:
2 büyük kalın pırasa
2 orta boy soğan
3 diş sarımsak (ince kıyılmış)
300 gr orta yağlı kıyma
1 buçuk su bardağı pirinç
1 buçuk yemek kaşığı karışık salça (biber- domates)
1 adet rendelenmiş domates
1 tatlı kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı karabiber
1 buçuk tatlı kaşığı tuz
1  yemek kaşığı nar ekşisi
Yarım çay bardağı zeytinyağı

Sos için:
1 yemek kaşığı zeytinyağı
1 tatlı kaşığı biber salçası
1 tatlı kaşığı nar ekşisi
1 tatlı kaşığı tuz
2-3 su bardağı su


Yapılışı:
Pırasalar parmak uzunluğunda şeritler halinde kesilir. Katları ayırılır. Birer kısa boru gibi olacak. (İçlerini zeytinyağlı pişirebilirsiniz. )

Soğan- sarımsak kıyılır. Kıyma, yıkanmış pirinç, salça, baharatlar, tuz, nar ekşisi, rende domates, yağ eklenir ve yoğurulur.

Pırasalar bu harçla her iki ucunda da 1 parmak boşluk kalacak şekilde doldurulur. Dibine pırasa yaprakları koyulmuş tencereye döşenir.

Bir sos tavasında yağ ve salça eritilir. Nar ekşisi ve tuz eklenir, karıştırılır. Suyu eklenir, kaynayınca dolmaların üzerine gezdirilir. Dolmalar kaynadıktan sonra altı kısılır, pırasalar yumuşayıncaya kadar pişirilir. Pırasaların durumuna göre su eklenebilir.  Yarım saat dinlendirilir. Yoğurt eşliğinde servis edilir.

Not: Orjinal tarifte dereotu ve maydanoz var. Evde bulunmadığından benim tarifimde yok. Olsaydı bol bol kullanırdım. Allah'a emanet olun...

19 Mart 2013 Salı

Unlu börek

 El açması börek lezzetinde bir börek tarifi paylaşacağım sizinle. Epeydir arşivde bekleyen fotoğraflar sonunda tarifle buluştu. Bu börekler patatesliydi. Kıymalı iç de çok yakışıyor. Sadiye arkadaşımın gününde Ayşe Hanım'ın elinden bir börek.


Malzemeler:

5 yaprak yufka
1 su bardağı un
1 su bardağı sıvıyağ

İstenen iç malzemesi (kıymalı ve ya patatesli çok yakışıyor.)

Yapılışı:

İç malzemesi hazırlanır. 1 yaprak yufka tezgaha serilir.Ortadan ikiye kesilir.  Sıvıyağla yağlanır. Çay süzgeciyle her tarafına un serpilir. Üzerine bir kat daha yufka serilir. Yağlanır. Unlanır. Geniş tarafına iç malzemesi uzunca koyulur. Sarılır. bu şekilde bütün yufkalar yağlanmış tepsiye kol böreği döşer gibi döşenir.
Üzerine sıvıyağ+su karışımı sürülerek 200 derecelik fırında üzeri kızarana kadar pişirilir. Sıcak tüketilmesi tavsiye olunur. Allah'a emanet olun.


16 Mart 2013 Cumartesi

Zeytinyağlı kuru patlıcan dolması

 Patlıcanlar ve salça Muşlu bir velimden. Tarif de bir diğer Muşlu velimden. Sınıf öğretmenliğinin böyle yanları da var. Uzun yıllar bir arada olduğumuzdan bir aile gibi oluveriyoruz. Kuru dolma bizim kültürümüzde yok. Karadenizliyiz biz. Nem oranı çok yüksek olduğundan bizim orda sebze kurutmak imkansız. Ama benim çok beğendiğim bir lezzetti. Çok blog dolaştım ama hiç denemediğim için tereddütlüydüm. Hep başkalarının elinden tattığım bu lezzeti sonunda ben de denedim ve ilk denemede tutturdum sanıyorum. Tattığım en leziz kuru dolma öğrencim Coşkun'un annesi Hatice Hanım'ın elindendi. Ben de tarifi bizzat kendisinden aldım. Tarif için çok teşekkür ediyorum. Kendi elleriyle pişirip sıcak sıcak getirdiği de olmuştur, sağolsun.

Kuru patlıcanları ve biber salçasını getiren öğrencim Sıla'nın annesi Nurcan Hanım'a da teşekkürlerimi sunuyorum. Ha yeri gelmişken nette kuru dolma araştırmaları yaparken çok hoş bir hatuna rastladım. Anlatımı ve espiri anlayışı benimle örtüşen benim için yeni ama çokca tecrübeli arkadaşımı beğenilerinize sunuyorum. http://www.kevserinmutfagi.com/  Geçelim tarife.


Malzemeler:
15-20 adet kuru patlıcan
3 orta boy soğan
3/4 çay bardağı zeytinyağı
1 su bardağı yıkanıp süzülmüş pirinç
Bir tutam maydanoz
1 çay kaşığı kuru nane
1 buçuk yemek kaşığı biber salçası
Tuz
3-4 mercimek büyüklüğünde limon tuzu
2 su bardağı su

Yapılışı:

Patlıcanlar kaynamış suya eklenir, yumuşayıncaya kadar haşlanır.
Soğanlar yemeklik doğranır. Zeytinyağı ve tuzu (salçanızın tuzunu da hesaba katın) ile birlikte kavurulur, salçası eklenir. Karıştırılır.
 Pirinç eklenir, karıştırılır. 1 su bardağı su eklenerek orta hararette pişirilir. Suyunu çekince nane, ince kıyılmış maydanoz ve limon tuzu eklenir. 2-3 dakika dinlendirilir. Harcımız hazır.
Patlıcanların her birinin dörtte üçü bu harçtan doldurulur. Yassı bir şekilde kapatılır, tencereye dizilir. Harç kabı 2 su bardağı su ile çalkalanır. Bu su dolmaların üzerine gezdiririlir. Kaynadıktan sonra altı kısılır. Kısık ateşte suyunu çekip pirinçler pişene kadar pişirilir. Allah'a emanet olun.


13 Mart 2013 Çarşamba

Kuru meyveli kek


Epeydir bekleyen bir tarif. Evde bulunan kuru meyvelerinizi ekleyebilirsiniz. Adı da ''Evde ne varsa keki'' ya da '' Allah ne verdiyse keki'' olabilir!

Malzemeler:
3 yumurta
1 su bardağından 1 parmak az şeker
1 su bardağı süt
1 çay bardağı sıvıyağ
3 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
Portakal kabuğu rendesi (isteğe bağlı)
Limon kabuğu rendesi (isteğe bağlı)
Kuru üzüm, kuru erik, kuş üzümü, kuru kayısı, kuru incir vs... eklenebilir.

Yapılışı: 
Yumurta ve şeker çırpılır. Süt ve sıvıyağ eklenir. Kabartma tozu, vanilin ve un elenerek eklenir. En son diğer kuru meyveler de eklenerek tahta kaşıkla karıştırılır. Yağlanıp unlanmış tepsiye dökülür. Arzuya göre üzerine susam serpilerek 175 derece ısıtılmış fırında kürdan tesitini başarıyla geçene kadar pişirilir. Allah'a emanet olun.

11 Mart 2013 Pazartesi

Tiramisu


Herkesçe bilinen, çok sevilen bir kolay tatlıdır tiramisu. Önceleri pek de hazzetmediğim bu lezzet bu aralar çokca cezbediyor beni. Güvenilir, tam ölçülerle güzel bir tarif. Cahide'nin sitesinden aldığım tarifi gene onun pandispanya tarifi ile uyarladım. Geçelim tarife.

Malzemeler:

Keki için:
4 yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı un
2 yemek kaşığı kakao
Yarım paket kabartma tozu

Kreması:
1yumurta sarısı
2 su bardağı süt
3 yemek kaşığı un
4 yemek kaşığı şeker
200 gr labne peyniri

Islatmak için:
1 su bardağı süt
1 tatlı kaşığı nescafe
1 tatlı kaşığı şeker

Üzerine serpmek için: Kakao

Yapılışı:
Tarif 26 cm kelepçeli kalıp içindir.
Yumurta ve şeker 3 dakika mikserle çırpılır. Un, kabartma tozu ve kakao elenerek eklenir. Çırpılır. Kalıbın sadece tabanı (yanlarını değil) yağlanıp unlanır.
Pandispanya karışımı kalıba dökülür. 20-30 cm yükseklikten tezgaha 3-4 kez bırakılır. Kabarcıklar çıksın ve pandispanya düzlensin.
200 derecede ısıtılmış fırına verilir, takip edilir. Kabarır kabarmaz ısı 150'ye düşürülür. 15-20 dakika sonra pandispanya hazır.
 Fırından çıkınca kuru bir bez üzerine ters çevirilir. Tabanına ıslak bir havlu koyulup 15 dakika beklenir. 15 dakika sonra pandispanya kalıptan kendiliğinden çıkacaktır. Soğumaya bırakılır.

Krema için labne dışında malzemeler karıştırılır iyice. Ocağa alınır, göz göz olana kadar karıştırarak kaynatılır. Ocaktan alınır labne eklenir iyice karıştırılır.
 Pandispanya ortadan bölünür. Süt,nescafe, şeker karıştırılır. Kekin yarısı bu karışımın yarısı ile ıslatılır.

Kremanın yarısı yayılır. Kekin diğer yarısı üzerine konur. Bu da ıslatılır. Kremanın kalan yarısı üzerine sıvanır. Üzerine kakao serpilir. 2-3 saat buzdolabında dinlendirilir. Tiramisu hazır. Afiyet olsun


:

10 Mart 2013 Pazar

Mercimek köftesi tarifi

 Mercimek köftesi çok sevilen bir çeşit salata. Lezzetini ve kıvamını tutturmak sorun! Ben hep son aşamalarında çay kaşığı ile tadarak tutturmaya çalışıyorum ölçüyü. Hünerimden çok damak zevkime güveniyorum diyebilirim! :))

Benim tarifimde asıl önemli nokta iyi salça, nar ekşisi ve pulbiber aslında. Dolabımda çok sevdiğim bir velimin Hatay'dan getirdiği nar ekşisi, hafif acı biber salçası (tatlı bir acılığı var nasıl tarif etmeli :)) ve pulbiber duruyor ve kısır ve mercimek köftesinde lezzeti tutturmamda çok iş görüyor. Geçelim tarife.

Malzemeler:
1 su bardağı kırmızı mercimek
1 su bardağı ince bulgur (köftelik bulgur)
3 su bardağı su
2 orta boy kuru soğan
2 diş ince kıyılmış sarımsak
1 çay bardağı zeytinyağı
1 tatlı kaşığı tuz
2 yemek kaşığı (tepeleme) salça (biber ve domates karışık)
Pulbiber, karabiber, kimyon, yenibahar (ben 2 çimdik sumak da katıyorum, olmasa da olur.)
Yarım demet maydanoz
2-3 dal taze soğan (olmasa da olur)
Yarım limonun suyu,
1 yemek kaşığı nar ekşisi

Yapılışı:
Mercimek iyice yıkanır, bir tencereye alınır, su eklenir.
İyice yumuşayana kadar orta ateşte pişirilir. Mercimek  pişince,henüz suluyken bulgur eklenir. Karıştırılır. Bulgurun şişmesi için kapağı kapatılır dinlendirilir.
Başka bir tencerede doğranan soğanlar ve sarımsaklar yağda kızartılır, pembeleşince salçası eklenir, iyice karıştırılır.
 Tuzu (salça tuzlu olabilir,tuz ölçüsünü kendiniz ayarlamalısınız), baharatları ve limon-nar ekşisi eklenerek ocaktan alınır.
Dinlenen mercimek- bulgur karışımının üzerine dökülür.
Eli yakmayan sıcaklıkta yoğurulur. Bu aşamada tadına bakıp ekleme yapılacaksa yapılmalı. (tuz, baharat vs..) İnce kıyılmış yeşillikleri de eklenerek elle şekil verilir. Bol marulla servis edilir. Şükrünüz bol olsun... Allah'a emanet olun.

3 Mart 2013 Pazar

Büzgülü börek (midye börek)


Açma börek gibi bir görüntüsü var, fakat hazır yufka ile yapılıyor. Lezzeti de şahane! Benim gibi çıtır börek sevenler için ideal. Yalnız 1 taneden fazlası zarar onu diyim :D Az malzeme ile dikkatleri üzerine çekip rağbet görecek bir börek tarifi. Şekil verme aşamalarını anlatamayacağım için fotoğrafladım. Fotoğraflar gece çekildiği için pek bi kalitesiz oldu ama iş görüyor! ;)

Malzemeler:
3 yaprak yufka
2 tepeleme yemek kaşığı tereyağ
3/4 çay bardağı sıvıyağ
2-3 yemek kaşığı su
Arzu edilen bir iç malzemesi
(Ben sadece beyaz peynir kullandım.)
Üzerine:
1 yumurta sarısı
1 yemek kaşığı zeytinyağı

Yapılışı:
Tereyağını eriyecek kadar ısıtın. İçine sıvıyağı ve suyu karıştırın. Yufkaları dörde bölün. Her bir parçaya bir fırça yardımı ile yağlı içten sürün, fotoğraflardaki gibi şekil verilir, yumurta sarısı sürülerek 190 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirin. Şükrünüz bol olsun, afiyet olsun. Allah'a emanet olun.

(1)

(2)


 (3)

 (4)

(5)
(6)



26 Şubat 2013 Salı

Baharatlı kruton (ekmek cipsi)


Bu cipsleri görür görmez çare bulundu dedim kendi kendime. Cahide'nin sömestr dönüşü bayat ekmekleri değerlendirme etkinliği sonucunda çok özgün tarifler öğrendim. Hepsi bir yana bu tarif bana tam uydu diyebilirim. Bayat ekmeklerden papara dışında neler de yapılabilirmiş, şaşırdım kaldım. Sen aklınla çok yaşa emi! :) Bu krutonları ikinciye yapıyorum. Salatalarla ve çorbayla çok harika gidiyor. Aslında tüm sebze yemeklerinin yanında yoğurtla harika oluyor. Ben poşetleyip dolaba kaldırdım. Kullanıyorum bayıla bayıla. Tavsiye ederim size de.

Malzemeler:
2-3 büyük dilim bayat ekmek
4 yemek kaşığı zeytinyağı
1 diş sarımsak
1 tatlı kaşığı kekik
1 tatlı kaşığı pulbiber
1 çay kaışığı karabiber
Çok az kimyon

Yapılışı:
Ekmekleri küp küp doğrayın, fırınlayacağınız tepsiye yayın. Derin bir kasede iyice dövülüp macun haline gelmiş sarımsağı, baharatları ve zeytinyağını karıştırın. Bu karışımı ekmeklerin üzerine yayın. 200 derece fırında kıtır kıtır olana kadar kurutun. Kurutun da kruton  :D Allah'a emanet olun. 

25 Şubat 2013 Pazartesi

Gün aydıran salata ;)



       Melek Baykal'ın TV programında gördüğüm bir sağlıklı tarif.  Çok lezzetli, bir o kadar doyurucu. Ayrıca çok pratik! Tek bir tabakta tüm kahvaltıyı hallediveriyorum. Bu ara takıldım bu kalvaltıya. Çörek otu eklemeden fotoğrafı çekmişim, tarifte çörek otu da var. Ayrıca fotoğraftaki lor değil, memleketten gelmiş  minzi peyniri. Bi nevi yağsız lor. Tuzu epey belli olduğundan ben tuz eklemiyorum. Salatanın tuzunu dengeliyor.

Malzemeler:
(1 kişilik)
2-3 yaprak marul
2-3 yaprak maydanoz
2-3 yaprak dereotu
(yeşillikler arttırılabilir)
2 yemek kaşığı yağsız tuzlu lor peyniri
Yarım kırmızı biber
1 adet haşlanmış yumurta
1 yemek kaşığı zeytinyağı
1-2 damla limon suyu
1 çay kaşığı çörek otu

Yapılışı: 
Tüm yeşillikler  fotoğraftaki gibi doğranır. Üzerine lor ve çörek otu eklenir. Biberler eklenir. Limon ve zeytinyağı da gezdirilip servis edilir. Bazen 3 adet de zeytin ekliyorum ben. Tek başına çay ve kızarmış ekmekle güzel bir kahvaltı oluyor. Allah'a emanet olun...
                     Gün aydıran salata :))



17 Şubat 2013 Pazar

Tavuk incik haşlama



Lezzet ve tam kıvam isteniyorsa incikler ısıtılmış yağda biraz (dışı pişmiş gibi görünene dek) çevirilir. Tavuğun tuzunu erken atmakta fayda var; bu eti sıkar ki tavuk etinde işe yarar. Suyunu eklemeden yağda çevirmenin sebebi ise lezzetini ve yumuşak formunu içinde saklamak. Direk suda pişirilirse daha yavan olduğuna dair söylentiler var!

Bu yemekle ilgili anım da şöyle: Doğumumdan sonra hastaneden eve geldiğimizde annem şipşak hazırlayıp sofraya getirmişti. Annemin elinin lezzetinden midir, yoksa çok mu acıkmıştım nedir! :) Bilemedim tadı hala damağımdadır. Sevdiğim hafif bir yemek.

 Bugün günümüz vardı midem ağrıyana kadar yemişim, sağolsun Sevinç Hocam çeşit çeşit donatmış masayı. Şu an zencefil- bal bombası yutmuşum, nane de mi kaynatsam acaba diye düşünürken yazıyorum bu tarifi. Ellerin dert görmesin Sevinç Hocam. Bir kaç fotoğraf çektim tabi, kısmetse yayınlayacağım. Her şey o kadar güzeldi ki, yani mideme ağrılar girdi o derece! :D

Yayınlamak için bu tarifi seçmemin sebebi de budur. Hafif bir şeyler olsun, başka türlüsünü yazacak dermanım yok çünkü.

...demişken nasıl yaptığımı yazayım. Ben piliçleri yağda çevirmeden az su ile yapıyorum. Çünkü fazladan yağ eklemiyorum. Yağını versin diye derilerini sıyırmadım. Ama yerken sıyırdım tabi! :D Pişmeden önce ve yıkamadan önce piliçlerin ocakta kısık ateşte tüylerini yaktım. Annem bu işleme ''ütüleme'' diyor. Daha sonra iyice yıkayıp çok az su, tuz, bir bütün soğan ( + şeklinde bütünlüğünü bozmadan kesilmiş, daha sonra içinden çıkarılabilir) iri doğranmış havuçlar ve limon suyu ekleyerek kaynattım. Piliçler kaynayınca irice doğradığım patatesi de ekledim. Havuçlar yumuşayana kadar pişirdim. Tavuk çok pişince lezzetini kaybediyor bence. Havuçlar az yumuşayınca altını kapatıp, kapağı kapalı halde 10 dakika dinlenirse tam kıvamında oluyor. Patateslerin suya karışmasını istemediğimden ben bu şekilde yapıyorum. Benim tarifim böyle. Üstüne mutlaka karabiber, yanına da pilav eşlik edebilir. Sevgiler saygılar. Sağlıkla, huzurla efendim Allah'a emanet olun...

11 Şubat 2013 Pazartesi

Lorlu milföy böreği

Her ne kadar Sevgililer Günü çılgınlığına önyargı ile baksam da, zamanında bu tuzağa düşmüşlüğüm vardır itiraf etmek gerekirse. :)

Hediyeleşmek her daim hoşuma gider. http://durme.blogspot.com/ çekilişine katılmam için lutfetmiş ve sayfamı ziyaret etmiş. Bize de davete icabet etmek düşer. Çok sevimli bir hediyesi var. Görünce de heveslenmedim değil. Şans sizden yana olsun. Sizler de katılın bu çekilişe.


Fotoğrafsız olmasın dedim. Çook eski bir fotoğraf ve basit bir börek. :D Hazır milföyle yapmışım zamanında. Ne yapıyoruz. Milföyleri önce ikiye, daha sonra oluşan kareleri de üçgen şeklinde kesiyoruz. İçlerine lor koyup kapatıyoruz. Üzerine yumurta sarısı ve susam serpip fırına veriyoruz.

Çok basit oldu ama fotoğrafsız bir kayıt istemedim :D Bu da böyle olsun.

3 Şubat 2013 Pazar

Peynir dolgulu kırmızı biber


        Devletşah Hanım gece yarısı paylaşmış kahvaltıda yapalım diye. Ben de yaptım. Çok çok ve de çok beğendim. Ançuez eklemedim, hamsi ile büyüdüm ama hiiç ançuez yemedim biraz önyargılı mıyım neyim! Zaten bizim eve de hiç girmedi ki! :D Çörek otu eklemek istedim, çok iyi etmişim. Ayrıca mozarella yerine beyaz peynir ve kaşar peyniri karışımı ekledim. Benimkisi evde ne varsa tarifi oldu! Gerçekten denenmeli diyorum ve basit tarife geçelim.

Malzemeler:
1 adet salçalık- dolmalık biber (yağ biberi)
Rende kaşar+ beyaz peynir (ufalanmış)
2-3 adet halka dilimlenmiş siyah zeytin
Çörek otu


Yapılışı:
Tarifi hazırlamadan önce pişirmede kullanılacak tepsi 200 derece fırına ısınmaya bırakılır. Biber dikine kesilir. İçine peynir doldurulur. Üzerine siyah zeytin ve çörek otu eklenir. Fırına verilir. Peynirler eriyince fırından alınır. Ilık servis edilir. Zengin bir kahvaltı. Afiyet olsun.


Nişastalı poğaça


    Cahide Sultan'dan bir tarif daha. İç malzemesi kullanmadan yaptım. Kabartma tozu ile yapılan kıyır poğaçalar gibi ağızda eriyor bu tarif de. Geçelim tarife:

Malzemeler:
1 su bardağı buğday nişastası
4 su bardağı (silme) un
1 yumurta (sarısı üzeri için ayrılacak)
1 su bardağından 1 parmak eksik zeytinyağı
2 su bardağı süt (İkinci bardak 1 cm eksik olacak)
1 buçuk tatlı kaşığı instant maya
2 yemek kaşığı şeker
1 buçuk tatlı kaşığı tuz
İstenirse iç malzemesi
Arzuya göre üzeri için susam ya da çörek otu

Üzerine: yumurta sarısı+ 1 yemek kaşığı zeytinyağı

Yapılışı: 
Önce kuru malzemeler iyice karıştırılır. Süt, zeytinyağı ve yumurta akı da eklenerek yumuşak bir hamur yoğurulur. Ilık bir ortamda mayalanmaya bırakılır. Mayalanınca istenen boyutta bezelere arzu edilen şekil verilir. İstenirse iç malzemesi ile şekil verilir. Yarım saat de tepsi de bekletilip mayalanır. Üzerine yumurta sarısı+ zeytinyağı karışımı sürülüp çörek otu ya da susam serpilir, 190 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirilir.


25 Ocak 2013 Cuma

Elmalı bisküvi

 Upuzun süredir ertelediğim bir tarif var sırada. Bunu Hilal kuzumun sitesinde göreli ve deneyip paylaşmak için kafaya koyalı çok uzun oldu sanki. Kısmet bugüneymiş. altı çıtır, üstü pamuk, içi lokum gibi ve en önemlisi çok pratik bir kurtarıcı tarif. Teşekkür ederim Hilal'in Sağlıklı Mutfağına.

Malzemeler:
Yarım paketten az fazla paket petit beurre (pötibör) bisküvi
2 adet elma
1 tatlı kaşığı tarçın
1 çay bardağı kıyılmış ceviz içi
2 yumurta
1 buçuk çay bardağı şeker
2 çay bardağı un
1 paket kabartma tozu
3-4 yemek kaşığı ılık su

Yapılışı: 
(Yarım boy fırın tepsisine yaptım ben. Büyük boy dikdörtgen borcama da uygundur bence. Altına yağlı kağıt mutlaka tercih edilmeli.)
Tepsinin altına boşluk kalmayacak şekilde bisküviler bir sıra dizilir. Elma soyulup, ince dilimlenir. Bir kat da elma dilimleri dizilir. Elmaların üzerine tarçın serpilir. Cevizler de serpilir. Uygun bir çırpma kabında şeker ve yumurta çırpılır. Un ve kabartma tozu da eklenerek yarı-akışkan bir hamur elde edilir. (sanırım benim unum çok yoğundu, akışkan olması için ılık su ekledim. Harcınızın kıvamına göre ekleyip eklememek size kalmış.)
Harç da elmaların üzerini kapatacak şekilde dökülür. Önceden 170 derecede ısıtılmış fırında 30 dakika pişirilir. Piştikten sonra ılıması için 5-10 dakika beklenir. Bir çay bardağı ya da kurabiye kalıbı ile şekil verilir. İstenirse dilimlenir. Aslında çıtır bir bisküvü bu, fakat 3-4 saat sonra yumuşak bir elmalı kek kıvamı alıyor. Her hali lezzetli, çayınıza güzel bir arkadaş. Sevgiyle... Allah'a emanet olun..

24 Ocak 2013 Perşembe

Muska böreği



Geçen hafta okuldan arkadaşlarla günümüz vardı. Epeydir rahatsızlıklarla boğuştuğumdan bu böreği ne olur ne olmaz diye yapıp buzluğa kaldırmıştım. İyi ki de yapmışım, çünkü insan bir kere hastalandı mı şöyle uzun uzadıya iyice dinlenmeden bir türlü iyileşemiyormuş. bir gün öncesi de belim tutuldu. Öylece kalakaldım. Eşim sağolsun bir kaç çeşitle destekledi, dolaptakiler, bir pratik salata. Çok şükür atlattım.

Muska böreğinin bilindik böreklerden pek farkı yok aslında. Benim yaptığım kıymalı içle idi. Dilenen iç malzemesi yakışır. Aslında en çok tavuklu-bezelyeli severim ben. Herkese hitap etsin diye kıymalı yapmıştım. Şekil olarak çekici derli toplu bir börek bu. İçi döküldü derdi yok, dilimleme derdi yok :)

İpeğimin bir tane süt dişi çıktığı için sert yiyecekleri pek yiyemiyor, ben çıtır börek sevsem de bunun birazcık yumuşak olması gerekliydi. O sebeple harcına süt ve yoğurt ekledim.

Geçelim tarife:

Malzemeler:
5 yaprak yufka

Harç malzemesi:
1 su bardağı süt
Yarım su bardağı yoğurt
Yarım su bardağı yoğurt
Arzu edilen iç malzemesi
 Üzeri için:
1 yumurta sarısı
1 yemek kaşığı zeytinyağ

Yapılışı:
İç malzemesi hazırlanır. Yufka temiz tezgaha serilir. Üzerine Karıştırılıp çırpılan harç malzemesinden 3-4 yemek kaşığı gezdirilip yayılır. Üzerine bir yaprak yufka daha serilir. 8 cm'lik şeritler kesilir. Her şerit ortadan ikiye kesilir. Aynı işlem diğer yufkalar için de uygulanır. Şeritlerin bir ucuna iç malzemesi koyulur ve verev olarak katlanır. Her muska harça bandırılıp, yağlanmış tepsiye dizilir. Üzerine yumurta sarısı+ zeytinyağ karışımı sürülür, 190 derece fırında üzeri nar gibi kızarana kadar pişirilir.