18 Temmuz 2012 Çarşamba

Abbas yolcu..


Ramazan ayını geçirmek üzere anne ve babama, Giresun'uma gidiyorum. Herkese hayırlı Ramazanlar diliyorum, sağlıcakla kalın.

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Nane- tarçın- limon aromalı su


Ödem atıcı bu tarifi Sevgili Ülkü facebook üzerinde paylaşmış, ben de hemen denedim ve çok sevdim. Gün içinde 2 kere dolduruyorum bu sürahiyi aynı malzemelerle.

Malzemeler:
1 tutam nane
2 adet çubuk tarçın
1 adet limon
1 litre soğuk su

Yapılışı:

1 litre soğuk suya verilen malzemeler eklenir. Gün içinde bu su tüketilir. Bitince ikinci defa su eklenebilir. Ama üçüncü kez kullanılması tavsiye edilmiyormuş. Serin ve aromalı bir tarif. Görüntüsü de cezbedici.

15 Temmuz 2012 Pazar

Mantı


Kardeşimle boş durmadık; size mantı yaptık. Nerden aklımıza geldi bu sıcakta? :)

Hava sıcak, bahçeye çıkıp oturmak için bile akşam saatlerini beklemek zorundaydık. Kardeşimin evi müstakil ve bahçeli. Çocuklarımız için çok müsait anlayacağınız. Fakat hava o kadar sıcak ki, dışarı çıkmak hele de çocuklarla, pek akıl karı değil. Evde boş boş TV karşısında oturmak işimize gelmedi. Ben hamuru yoğurdum,  Seval harcını hazırladı. O yufkaları açtı ben kestim. Bu mantı tek başına zor oluyor. Hamurları çabucak kapatmalı ki kurumasın. Neyse ki oldu. İki kişiyle çok kolay. Vereceğim tarif 5 kişilik.

Malzemeler:
İç harcı:
250 gr orta yağlı dana kıyma
1 adet renelenmiş kuru soğan
Pul biber, karabiber tuz
Hamuru:
2,5 -3  su bardağı un
Tuz
Su
Yoğurt sosu için:
Yoğurt
Sarımsak
Tuz
1 yemek kaşığı tereyağ
4-5 yemek kaşığı sıvıyağ
1 tatlı kaşığı kuru nane
Kırmızı toz biber
                Fotoğraftaki canım yeğenim Bilge Melek. Çok yardımcı oldu gördüğünüz üzere :)
Yapılışı:
Öncelikle uygun bir kapta elenmiş una tuzu eklenir. 1 yemek kaşığı sıvıyağ eklenerek suyu azar azar verilerek hamur yoğurulur. Kulak memesinden sert bir hamur olacak. Oklavayla açılacağından çok da sert olmasın. Hava çok sıcak olduğundan ben hamurumu biraz sert tuttum.
Hamur dinlenirken iç harç malzemeleri ile harcı hazırlanır.

15 dakika dinlenen hamur bezelere ayrılır. Oklava yardımıyla açılır. (1-2 mm kalınlığında) Bu yufka küçük karelere kesilir ve olabildiğince hızlı mantı şekli verilir. Unlanmış bir tepsiye dizilir. Bu işlem her bir beze için tekrarlandıktan sonra derince bir tencerede kaynayan suya tuz eklenir. Mantılar bu suda haşlanır. Su yüzeyine çıkan mantılar pişmiş demektir. Ocaktan almadan önce 1 bardak soğuk su eklenir. (Buna cansuyu denir. Mantının devam eden ısıyla daha da pişip diriliğini kaybetmemesi için yapılır.)Mantıyı ben süzmüyorum. Bir kevgir yardımıyla servis edeceğim tabağa alıyorum.

Üzerine sarımsaklı yoğurt, tereyağ, nane ve tatlı toz biber biber ile hazırlanan sos gezdirilir. Afiyet olsun.

(Kapattığınız mantıları hemen tüketmeyecekseniz 5-6 dakika fırınlayıp, yani birbirine yapışmayacak kadar, poşetleyip dondurucuya kaldırabilirsiniz.
Haşlanıp hemen tüketilmeyecek mantının yoğurt sosunu eklemeyin.  Haşlanmış mantının üzerine biraz yağ gezdirip bekletin. Tüketeceğiniz zaman yoğurt sosunu ekleyin.)


13 Temmuz 2012 Cuma

5 dakikalık porsiyonluk pasta


1 haftadır firardayım. İstanbul'da aile ziyaretlerinde ve gezmelerdeyim. 2 gün sonra evime döneceğim ve daha sonra Ramazan ayını geçirmek üzere memleketimde köyümdeyim Allah nasip ederse. Bu tatlıyı bugün kızkardeşimle yaptık. Onun önerisiyle. Çocuklar çok sevecek. Siz de pratik bir pasta yapmak isterseniz habersiz misafirler için çok güzel bir sürpriz olabilir. Denemeye değer. Yapımı çok kolay. Tembel işi :))

Malzemeler:


3 paket yulaflı bisküvi
1 paket krem şanti
Yarım paket çikolata sos
2 su bardağı süt

Yapılışı:

Kremşanti paketin üzerindeki talimatlara uyularak hazırlanır. 1 su bardağı süt bir kaseye dökülür. Bisküviler soğuk süte batırılır, arasına kremşanti sürülerek 3'er kat döşenir. Üzerine hazırlanan çikolata sos soğutulduktan sonra dökülür. (Çikolata sosunuzun daha parlak olması için içine 1 yemek kaşığı sıvıyağ ekleyin.)
Afiyet olsun..



6 Temmuz 2012 Cuma

Kıbrıs çöreği (hellim ve siyah zeytinli)

Kıbrıslılar bildiğimiz sabah kahvaltısını çörek yapmışlar. Türkiye'yi bir uçtan diğer uca gezen eniştemiz Kıbrıs'tan hellim peyniri getirmiş. Peynirle ilgili yaptığım araştırmada çok tuzlu bir peynir olduğu bilgisine ulaştım ve o önyargı ile peyniri dilimleyip suya yatırdım. 5 dakika sonra aklıma tadına bakmak geldi! Hiç de tuzlu değildi, sanırım bu problemi çözmüşler Kıbrıslı abiler ablalar. :) Hellimi ilk defa tattım, peynir haliyle az sertçe, keserken gıcır gıcır ses çıkaran bir formda. Ben sevdim. Ne yapılır ki kızartmaktan başka diye bir araştırdım, Kıbrıs'ta çok meşhur olan bu çöreğin tarifini  buldum. Kıbrıslı değilim, bilenler gönül koymasınlar, yaş maya ile de yapılırmış fakat ben kabarta tozu ile tercih ettim. Efendim şöyle ki:

Malzemeler:
4 yumurta (birinin sarısı üzeri için ayrılacak)
1 su bardağı yoğurt
Yarım su bardağı süt
1 su bardağı zeytinyağı
Yarım su bardağı su
Tuz
1 tatlı kaşığı pul biber
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un ( kekten koyu bir kıvamı olacak, poğaça hamuru gibi ama ele yapışan bir kıvam)

1 su bardağı küp doğranmış helli peyniri
1 su bardağı çekirdekleri çıkarılıp doğranmış siyah zeytin
Yarım demet kıyılmış dereotu
8-9 dal kıyılmış taze nane
1 adet yemeklik doğranıp kavrulmuş soğan
Üzerine:
Çörek otu
Susam

Yapılışı:
Soğan yemeklik doğranır, az sıvıyağ ile kavrulur. Soğumaya bırakılır. Yeşillikler kıyılır. Yumurta ile sıvı malzemeler çırpılır. Unu, kabartma tozu ve tuz eklenir. Hamur karıştırılır. Kavrulmuş soğan, peynir, zeytin ve yeşillikler de eklenip karıştırılır. Yağlanmış bir tepsiye bu karışım dökülür. Üzerine yumurta sarısı sürülür, susam ve çörek otu serpilir. Önceden 170 derecede ısıtılmış fırında üzeri nar gibi kızarana kadar pişirilir. Afiyet olsun.

Özellikle çay saatlerinde ve kahvaltılarda tavsiye ederim. Ilıkken daha lezzetli oluyor. Hellim peyniri bu çörekte çok akıllıca bir seçim. Bence başka peynirle de güzel olur.


4 Temmuz 2012 Çarşamba

Mutlaka dinlemelisiniz!


yağmur
orman
somewhereovertherainbow

Yukarıda verdiğim üç linki ayrı ayrı sekmelerde aynı anda açın lütfen. Gözleri kapatıp uzanabilirsiniz şöyle!

Şimdi bana anlatın. Tatil nasıldı? :)

3 Temmuz 2012 Salı

Sürprizli Küp Kek

 Tarifi daha önce bir çok blogda görmüş ve kafaya koymuştum. Bir anda aklıma geldi, bakındım ve tarifi değişiklikler yaparak burdan aldım. Dışının sosunda tarçın çubuk olması beni cezbetti, ben üstüne bir de yeşilçay ekledim bir kaç yaprak :))

İsmine gelince, içi başka dışı başka. İpek'e sürpriz olsun istedim oldu. :)) Isırınca ''vaaay anneee!!'' diye sevindi. Ben de mutlu oldum tabi :) Lamington keki, lokum kek, küp kek gibi isimleri var, seçin beğenin :)

Malzemeler:
4 yumurta
1,5 su bardağı toz şeker
Yarım su bardağından az sıvıyağ
Yarım su bardağı süt
Yarım su bardağı kaynara yakın sıcak su
2,5 su bardağı un (un miktarı ununuzun yoğunluğuna göre değişir.)
1 çay kaşığı mahlep
1,5 paket kabartma tozu
1 limonun kabuğunun rendesi
1 paket vanilya

Sos için:
3 adet çubuk tarçın
3 su bardağı su
1 su bardağından 2 parmak  az şeker
5-6 yaprak yeşilçay
3 tatlı kaşığı kakao


Dışı için:
2 su bardağı hindistan cevizi

Yapılışı:


Çubuk tarçın ve yeşilçay yapraklarının üzerine suyu ekleyip kaynatın. Kaynayınca içinden çubukları ve yeşilçay yapraklarını alıp şeker ve kakaoyu ekleyin. Sos hazır.

Bir çırpma kabında yumurta ve şekeri çırpın. Sütü ve sıvıyağı ekleyip çırpın. Başka bir kapta unu, kabartma tozu, mahlep, limon kabuğu ve vanilya ile eleyin. Bu karışımı da ekleyip kek harcını çırpın. En son azar azar kaynar suyunu ekleyip, daha önce yağladığınız büyük boy kare borcama dökün. Tepsiyi 2-3 cm yüksekten 3-4 kere tezgaha bırakın. Önceden 175 derecede ısıtılmış fırında kürdan testini geçene kadar pişirin. Pişince soğutun ve dilimleyin. Her bir dilimi önce kakaolu sosa (her yüzeyini ayrı ayrı) daha sonra da hindistan cevizine batırın.  (Bir anda hepsini batırmayın, sosu emer ve sos yetmeyebilir.) Kekiniz hazır. Afiyetle yiyin :)


2 Temmuz 2012 Pazartesi

Pazı kavurma

Epey eski bir foto ve tarif. Pazıyı her şekilde pişirir annem. Ispanak gibi yemeğini, sarmasını yapar. Bu şekilde kavurur. Hatta bu kavurmanın içine haşlanmış kuru fasulye de girip sirke-sarımsak sosla yapılırsa asıl şölen odur işte! Saplarının turşusuna bence hiç bir turşu sever hayır diyemez! İnşallah fırsat olur da hepsini paylaşabilirim sizlerle. Benimki basit annemim getirmiş olduğu ya da belki de Gönül Teyze yollamış da olabilir hatırlamıyorum açıkcası. O gün Demetimle çay soframızda yemiştik ve aslında o gün bence Emir diye bir varlık yeryüzünde değildi :))

Malzemeler:
1 bağ pazı
2 orta boy soğan
Karabiber- pul biber
Sıvıyağ-tuz

Yapılışı:
Pazılar ayıklanır, doğranır. Kaynamış tuzlu suda 2 dakika haşlanır. Süzülür. Soğuyunca suyu sıkılır. Soğanlar yemeklik doğranır. Yağda sotelenir. Haşlanıp sıkılmış pazılar ve baharatı eklenir. 3-5 dakika daha pişirilir. Altı kapatılır. Afiyet olsun.

1 Temmuz 2012 Pazar

Fasulye diblesi

Buz Devri 4 ailece hevesle gittiğimiz tam bir fiyasko filmdi. İkincisi de favorimdi.  Gitmek isteyen arkadaşlar bence bir kere daha düşünmeli. Son günlerde bir kaç eski film izledim. ''Bir Bollywood yapımı olan 3 Idiots ve Jim Carrey- Kate Winslett'in başrollerinde oynadığı Sil Baştan'' filmlerini tavsiye ediyorum. Hele '3 Idiots'' herkes izlemeli. Özellikle de öğretmenler ve öğretmen adayları.
 İşte beklenen tarif evet bu! Tabiki benim tarafımdan. Tamamen organik taze fasulyeler pirinç ve soğanla buluştu. Giresun'un aslında bırakın fındığını kirazını, kızları ve diblesi meşhurdur diyorum size! Başka da bir şey demiyorum. Dible benim memleketimde yoruma açık bir yemektir. Sargan balığının bile diblesi var o kadar yani!
 Bu tarife rende havuç, küp doğranmış patates eklenebilir. Eklenmeye de bilir. :) Kara lahananın, beyaz lahananın, pırasanın, fasulye turşusunun diblesi yapılır. Aklıma gelenler bunlar. Şu sağ tarafa ''Dibleler'' başlığı atacak kadar çok çeşidi vardır iddia ediyorum.

Malzemeler:
Yarım kg taze fasulye
Bir tek avuç dolusu pirinç
1 orta boy soğan
Tuz
1 yemek kaşığı tereyağ+ 2-3 yemek kaşığı sıvıyağ (Ben sadece sıvıyağ kullandım.)

Yapılışı:
Fasulyeler yıkanmazdan minik minik doğranır. Tek tek doğramaya çalışmayın, bir ömür sürer! :) (Avcunuzun alabileceği kadar fasulyeyi doldurun düzgün şekilde avcunuza. Kesme tahtasında doğrayın. )Doğranan fasulyeler derince bir kapta yıkanır. süzülür. Tekrar su eklenir. Pişirilecek olan tencereye suyun içinden avuçla alınır yerleştirilir. (Süzmüyoruz çünkü, su eklemeyeceğiz.) Üzerine yıkanıp süzülmüş pirinç ve yemeklik doğranmış soğan ve tuzu eklenir. Orta ateşte pişmeye bırakılır. Dible pişerken yanından ayrılmamalı. Suyunu çektiğinde bir tavada kızdırılan yağ üzerine gezdirilir. Kapağı kapalı halde 10 dakika bekletilir.

Dible aslında sondaki dinlenme faslında kıvamını alır. Altını kapattığınızda pirinçler size pişmemiş gibi görünebilir. Fakat o 10 dakika sonunda göreceksiniz ki tam kıvamında uzamış ve pişmiş pirinçleriniz. Fazladan su eklemek hem kıvamı hem de lezzeti bozar. Afiyet olsun.


Bizler öğleden sonra 5 çaylarında severiz dibleyi. Teyzemin İstabullu bir komşusunu hatırlatır dible bana. İlk gördüğünde yadırgamış, Giresunlular çayın yanında pilav yiyorlar, diye anlatmış herkese. Sonra da müptelası olmuştu kendisi fasulyeli pilavın :))


Bu da dinlenesi yummmuşacık bi şarkı...

Ciğer tava





Daha önceki gönderimde bahsettiğim müptelası olduğumuz ciğer tavayı evde yapmaya çalıştım. Aslı ''Edirne usulü  yaprak ciğer tava'' fakat ustalara saygısızlık olur diye o ismi kullanmayacağım.

Evde naçizane elimden geleni yaptığım, yakın bir lezzeti yakalamaya çalıştığım bir ciğer tava oldu. Gerçek ciğer tavayı bilmeyen gayet de severek yer aslında, ama bilenler ustasının elinden tercih eder.


 Püfür püfür noktası da şöyle ki: ciğeriniz kuzu ciğer olacak ve incecik doğranacak tıpkı yaprak gibi. (bu kısmı ustalık istiyor işte)  Yanında kurutulmuş acı biber kızartması da olmazsa olmazı. Ama bizde yoktu :))) Ve aslında ciğeri de incecik doğrayamadım çünkü ciğercimiz sağolsun kalın kalın doğrayıp göndermişti :)) ( Burda da sanki bizim ailenin ciğercisi eve çırağıyla ciğer yolluyormuş gibi anlam çıktı! :)) Eşimle birlikte göndermişti yani ciğerci. Eşim gidip aldı da denebilir daha açık bir anlatımla!! ;P)
Kızdırılmış yağda 1 dakika kadar sürede pişecek.


Malzemeler:
Yarım kg kuzu ciğer
2 tatlı kaşığı tatlı toz kırmızı biber
1 tatlı kaşığı pul biber
1 çay kaşığı tuz
Yarım su bardağı kadar un (göz kararı koyduğum için bilemedim ne yazsam)
1 yemek kaşığı tereyağ
1 çay bardağı sıvıyağ

Yapılışı:
Ciğerler incecik doğranır. Baharatlar ve tuz eklenip iyice harmanlanır. Genişçe bir tava da sac tava olabilir. Yağ kızdırılır. Genişçe bir tepsiye un bolca dökülür. Ciğerler güzelce unlanır. Kızdırılmış saca eklenir. Sürekli çevirerek 1 dakika kadar pişirilir. Ciğerler kalın doğrandıysa iyi pişmiyor. İnce olduğunda 1 dakika pişmesi yeterli oluyor. Lokum gibi yani. :) Afiyet olsun.

Sevdiğim şarkıları paylaşmaya karar verdim artık her tarifimin yanı sıra. E blog deyip geçmeyin bir nevi günlük tutar gibi bir durum. Geriye dönüşleri severim. Facebook hesabımda eski paylaşımlarıma dönmek epey zor oluyor. Burdan kolay olur diyorum. Nilkızı çok severim. Olduğu gibi ve kaygısız. Tam benlik. Sesi de tarzı da ayrı bir durum. Bu şarkı da tek dizim ''Yalan Dünya''nın final şarkısı.