Peynir benim için çok önemlidir. Dolapta beklemiş, tabiri caizse dolap tadı işlemiş peyniri tüketmek 'yanlış anlaşılmasın ama' benim için zor. Bu sebeple peyniri az miktarda ve haftalık almayı tercih ediyorum. 1 haftada bitmez artarsa da hemen bir börek ya da tuzlu kurabiye icat ediyor; değerlendiriyorum.
Bizim evde ne yazık ki hamur işleri çok seviliyor. Çabucak tükeniyor anlayacağınız. Bu tarif de görümcem tarafından beğenildiğinden, makinem de gurbette olduğundan! öylesine telefonumla çektiğim fotoyu ekleyerek yayınlayayım bari, dedim. Ben bunu yaptığım gün epey hastaydım. Konu açılmışken bu durumu da anlatayım.
Kızımın ısrarlarıyla o gece görümcem de minik Ela'mızla bizde misafirdi. Ben Cuma gecesi misafir etmeyi planlamış; Cumartesi sabahına da mükellef bir kahvaltı sofrası hazırlamayı planlamıştım ama İpek halasını almadan eve gelmeyecekti; kararlıydı. Hep beraber eve geldik. Biraz sohbet ettik. Çocuklar uyudu. Bizler de yattık. Sabah işe gideceğimden herkes uyurken erkenden kalktım, kahvaltımı yaptım, ütü yaptım. Derken bir üşüme ile buz gibi bir ter hissettim. Aynı anda mideme de bir taş oturdu sanki. Daha sonra sanki bıçaklar saplanıyormuşcasına her yerimin acıdığını hissettim. O üşüme duygusunu anlatamam. Sıcak su torbası, yün çoraplar kat kat giysiler, hiçbiri kar etmedi. Bekledikçe kötüleşmeye başladım. İshal ve kusma da eklenince bu duruma daha da duramadık. Sonunda soluğu acilde aldık! Yani misafirlerime kahvaltı bile hazırlayamadım. Bir de peşimden acile sürükledim. Bir tahlil ve bir serum. Bağırsaklarımda iltihap varmış. Neyse ki iyiydim. Evde kıvranırsın da hastaneye girince tüm ağrı kaçar gider! Evet öyle oldu. Serumun bitmesine bile sabrım yoktu, çünkü gayet iyi hissediyordum.
Konu epey dağıldı. Şöyle özetleyeyim. Benimle birlikte acilde serumumun bitmesini beklerken sohbetini esirgemeyen refakatçim ve görümcem Fatoş'a gelsin bu tarif. Her ne kadar ben tuzu eklemeyi unutsam da :) o haliyle beğenip tarif istediği için feda olsun ona tarifler :) İçindeki peynirin hatırına gayet de yenebilir lezzetteydi tuzsuz haliyle de.
Malzemeler:
Yarım paket margarin ya da tereyağ
Yarım çay bardağı sıvı yağ
Yarım çay bardağı süt
1 çay bardağı yoğurt
1 yumurta ( sarısı dışına akı içine )
1 yemek kaşığı nişasta
Yarım çay kaşığı karbonat
2 çay kaşığı kabartma tozu
1 tatlı kaşığı sirke
1 tatlı kaşığı şeker
2 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı mahlep
Aldığı kadar un
İç malzeme: İstenen iç malzeme kullanılabilir.
Üzeri için: 1 yumurta sarısı, 1 tatlı kaşığı yoğurt
İç malzeme: İstenen iç malzeme kullanılabilir.
Üzeri için: 1 yumurta sarısı, 1 tatlı kaşığı yoğurt
Yapılışı: Katı yağı eritilir, diğer malzemelerle karıştırılıp Yumuşak bir hamur elde edilir. 20 dakika dinlendirildikten sonra ceviz büyüklüğünde parçalar kopartılıp içine arzu edilen iç malzemesi koyulur. Üzerine 1 kaşık yoğurtla çırpılan yumurta sarısı ve yoğurt karışımı sürülür. Arzuya göre çörek otu ya da susam ilavesiyle; önceden 175 derecede ısıtılmış fırında nar gibi kızarana kadar pişilir. İç malzemesi olarak bizim tercihimiz beyaz peynirden yana oldu. Afiyet olsun.
aman aman hemserim iyi bak sen kendine gecmisler olsun.yeni degil sanirim ama bir daha tekrarlanmasin insallah.
YanıtlaSilpogacaya gelince ben de severim hamur islerini bu da arshivime girecek emin ol.ellerine saglik hayatim.sevgiyle kal.
eline sağlık çok lezzetli görünüyor...
YanıtlaSilGeçmiş olsun. Poğaçalar çok enfes görünüyor. Ellerine sağlık, sevgilerle...
YanıtlaSilçok geçmiş olsun bu iltihap çok zor maalesef.acil şifalar diliyorum.ellerine saglık.
YanıtlaSilDamak tadı alıştığımız ellerden daha da tatlanır derler.Alışkanlık mı benimkisi yoksa tamamen Fethiyemin marifetimi bilmem imkansız gibi çünkü yıllarca tattığım lezzetli yemekleri pasta ve börekleriyle benim için vazgeçilmez oldu.Ellerine sağlık canım dostum :)
YanıtlaSilcanım benim sürüklenmek ne demek benim için abim neyse sen de osun iste her yere gelirim senle yeterki ağzımızın tadı hiç bozulmasın öpüyorum hepiciğinizi
YanıtlaSil